Günümüzün en önemli sıhhat meselelerinden biri olan damar tıkanıklıklarının görülme sıklığı dünya genelinde olduğu üzere ülkemizde de giderek artıyor.

Artık genç yaşlarda da ortaya çıkabilen damar tıkanıklığı tedavi edilmediğinde kalp krizi ile doku ve organ kaybına yol açarak hayatı tehdit edebiliyor! Acıbadem Bakırköy Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar “Genetik yatkınlık, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, sigara, alkol kullanımı, sıhhatsiz beslenme, diyabet, gerilim ve hareketsiz hayat üzere etkenlerle son yıllarda süratle yaygınlaşan bu hastalığın tedavisi kadar, ortaya çıkmasının ve nüksetmesinin önlenmesi de temel maksadımız olmalıdır” diyor. Teknoloji ve tıpta yaşanan süratli gelişmeler sayesinde artık damar tıkanıklığı tedavisinin daha tesirli yapılabildiğini belirten Doç. Dr. Taşar, bunun yanı sıra bilimsel çalışmalar ışığında alacağımız kolay fakat tesirli önlemlerle bu önemli problemden büyük ölçüde korunmanın mümkün olduğunu vurguluyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar damar tıkanıklıklarını önlemenin 7 tesirli yolunu ve tedavide yeni jenerasyon sistemleri anlattı, değerli ihtarlar ve tekliflerde bulundu.  

Beslenme alışkanlıklarınızı gözden geçirin

Doymuş yağlardan varlıklı hayvansal yağlar yerine bitkisel kökenli doymamış yağ asitleri içeren sıvı yağlar tüketin. Akdeniz tipi beslenmeyi benimseyin. Şeker, beyaz ekmek vb nişastalı eserlerden uzak durun. Günlük tuz tüketiminde 5 gramı aşmayın. Liften varlıklı tam tahıllar, meyveler, sebzeler, baklagiller ve kuruyemişler de damar tıkanıklıklarını önleyen temel besinler olarak sayılabilir. 

Kırmızı et yerine beyaz et tüketin

Haftada en az bir porsiyon fırında pişirilmiş balık tüketin. Bilhassa kendinden yağlı balıklar varlıklı omega-3 yağ asidi kaynaklarıdır ve damar tıkanıklığından korur. Kırmızı eti de haftada 500 gramı geçmemek kuralıyla mümkün olduğunca yağsız olanlardan yemeli, işlenmiş kırmızı et ve et eserlerinden olabildiğince uzak durmalıyız. 

Bol su için, şekerli ve gazlı içeceklerden kaçının

Günde iki buçuk litre su tüketmek genel beden sıhhati üzere damarlarımızın sıhhati açısından da çok değerli. Kâfi sıvı tüketimi deveranı düzenler ve damarları korur. Fakat sıvı tüketiminin su, ayran, kefir üzere içeceklerden karşılanması, şekerli ve gazlı içeceklerin ziyanları nedeniyle bu tıp içeceklerden kaçınılması gerekir. 

Sigara ve alkolden uzak durun 

Yapılan bilimsel çalışmaların; sigara ve alkolün damar sıhhati açısından da ziyanlarını ortaya koyduğunu vurgulayan Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar “Nargile, tütün, tütün eserleri, elektronik sigara ve alkollü içeceklerden uzak durmak genel beden sıhhati açısından olduğu üzere damar sertliği ve damar tıkanıklığının önlenmesinden de çok önemlidir” diyor. 

Kahve ve çay tüketimini düzenleyin 

Günlük bir ila üç kupa ortası içilen filtre edilmiş ve kaynatılmamış kahve tüketmenin, başta damar tıkanıklığı temelli vefatlar olmak üzere birtakım ritim bozuklukları, yüksek tansiyon, kalp yetmezliği, kolesterol yüksekliği ve yaratacağı tesirleri önlediği kanıtlanmıştır. Tekrar günlük üç ila altı kupa kadar tüketilen siyah çayın ve bir kupa yeşil çayın damar tıkanıklıklarını az da olsa önlediği düşünülmektedir.

 

Düzenli idman yapın

Hareketsiz (sedanter) hayat damar sıhhatimizi da tehdit eden esas ögelerden birini oluşturuyor. Bu nedenle sistemli idmana kesinlikle vakit ayırın ve günlük ömür alışkanlıklarınız ortasına katın. Bayanların haftada toplam 150 dakika, erkeklerin 300 dakika antrenman yapması damar sıhhatini muhafazada çok büyük ehemmiyet taşıyor. 

Uyku saatlerini düzenleyin

Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar; düzenli, kâfi ve kaliteli uykunun da damar sıhhati açısından kıymetli rolü olduğunu belirterek, bilhassa gece saatlerinde en az 7-8 saat uyumak gerektiğini söylüyor. ‘Az uyku bana yetiyor’ biçiminde düşünülmemesi gerektiğini belirten Doç. Dr. Taşar, vücudumuzun gece uykusunda kendini yenilediği göz önüne alınarak bilhassa gece 23:00’den itibaren kesinlikle uykuda olunması gerektiğini vurguluyor. 

Damar tıkanıklığı tedavisinde yeni yöntemler

Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Onur Taşar damar tıkanıklığı tedavisinde yeni sistemleri  şöyle anlatıyor: “Günümüzde teknoloji ve tıptaki çok süratli ilerlemeler sayesinde artık damar tıkanıklıkları ultra ince yapıdaki, metal protez yükünü azaltan yeni jenerasyon stentler ile muvaffakiyetle açılabiliyor. Stente imkan tanımayan küçük çaplı damarlar ilaç salımlı balonlarla tedavi edilebiliyor. Tekrar ultrasonik dalgalar yardımıyla tıkanıklığa yol açan kireçli dokular eritilerek damarlar açılabilirken, ’’Rotablasyon’’ denen teknikle damar içinde tıkanıklık yapan doku tıraşlanarak hasta sıhhatine kavuşturulabiliyor.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı